Lüks kavramını 'iyi yemek, temiz hava ve sessizlik' olarak yeniden tanımlayan Bakucha Vineyard Hotel, gastronomi tutkunlarına, doğa aşıklarına ve keşif arayanlara hitap eden bir kaçış noktası… Her detayı Kurucusu Zeynep Arca Şallıel tarafından özenle düşünülmüş bu bağ oteli, sadece konaklama değil bir yaşam biçimi vadediyor. Gerçek, rafine, mevsimsel ve zengin bir kırsal mutfağı var…
Bakucha Vineyard Hotel, Istranca dağlarının altında uzanan vadide, 200 hektarlık Arcadia bağları arazisi içinde yer alıyor. Otel, muhteşem doğa manzarası ile çevrili modern ve lüks odaları, tarladan tabağa felsefesi ile sağlıklı ve özgün lezzetler sunan restoranı ve oteli çevreleyen uçsuz bucaksız bağlar, bahçeler ve meşe koruları ile doğaya yaklaştıran bir konaklama deneyimi sunuyor.
Her mevsim farklı bir etkinlik
Her gün sunulan rehberli bağ gezisi ve yıl boyu heyecanla beklenen bağ bozumunun yanı sıra, her ay düzenlenen caz konserleri, tadım atölyeleri ve zaman zaman mutfağa konuk olan yerli ve yabancı şefler ile zenginleşen deneyimler, otelde her mevsimi farklı bir deneyime dönüştürüyor.
'Az, çoktur!'
Otelde; ana blokta 18, ekolojik blokta 8 oda olmak üzere toplam 26 oda bulunuyor. Ferah ve şık bir şekilde döşenen odaların her birinin özel terası var. 'Az, çoktur' felsefesi ile tasarlanan otelde, başrol doğaya verilmiş. Binalarda yerel öğelerin ve taş ahşap gibi doğal malzemelerin kullanıldığı bir mimari stil tercih edilmiş. Odalarda, televizyon, kasa ve minibar imkanları sunuluyor. Ekolojik bloktaki odalar, klima yerine doğal hava akımı ile serinletiliyor.
Odalar dingin ve kaliteli dekorasyonu ile otelin genel atmosferini yansıtıyor.
Ön cephesi yere kadar cam ile tasarlanmış odaların geniş ve konforlu yataklarında güzel bir uykudan uyanır uyanmaz müthiş bir doğa manzarasıyla karşı karşıyasınız. Odaların modern tasarımı, doğa manzarasının banyo alanından bile görülebilmesine imkan verecek şekilde tasarlanmış.
Haz, kültür ve sağlık...
Hem kültür hem haz hem de sağlık ile yakından ilgili olan mutfak, otel konseptinin merkezini oluşturuyor. Bakucha’nın gastronomik mutfağında yerel ve mevsimsel malzemeler ile alışılmadık lezzetler üreten bir yaklaşım söz konusu. Bölgenin geçmişinden ve dünyadaki benzer kırsal adetlerden esinlenen özgün tabaklar çalışılıyor.
Tarladan tabağa
Bakucha Vineyard Hotel Kurucu Ortağı Zeynep Arca Şallıel, menülerini şöyle tanımlıyor: "Gerçek, rafine, mevsimsel ve zengin bir kırsal mutfağı..."
Otelin restoranı Arcadia bostanlarından ve civar köylerden temin edilen malzemeler ile hazırlanan mevsimsel, özgün tabaklarla, tarladan tabağa felsefesi ile hizmet veriyor. Meyve, sebze, balık, mantar, ne olursa olsun her ürünü mevsiminde taze kullanıyor ve sezonu uzatmak için kurutma, konserve benzeri saklama yöntemlerinden faydalanıyorlar. Sürekli sabit kalan birkaç klasik lezzet haricinde tüm menüler, her mevsim yenileniyor.
Şef konuklar
Zeynep Arca Şallıel, şöyle devam ediyor: "Merada yetişen Trakya kıvırcık kuzusu mutfakta geniş yer bulsa da, kapsayıcı olmayı çok önemsiyoruz. Vegan ve vejetaryen konuklar için a la carte menüde yer alan alternatiflerin yanı sıra,
rezervasyon sırasında bilgi verildiğinde, akşam sunulan şef menüsü vegan, vejetaryen, glütensiz gibi özel beslenme seçimlerine uygun hazırlanıyor.
Bazı dönemlerde bölge lezzetlerine farklı yorumlar getiren yerli ve yabancı şefler de Bakucha Mutfağı’na misafir olarak farklı deneyimler sunuyor."
Otelde sunulan ekşi maya ekmekler, makarnalar, hamur işleri doğal tarım ile yetişen atalık buğdayların taş değirmende öğütülmesi ile elde edilen unlardan üretiliyor. Reçeller ve sosların tamamı ev yapımı.
Kendi üretimleri Tuber Melanosporum siyah kış trüfü, bölgede doğadan toplanan yaz trüfü, porçini ve sarıkız mantarı gibi özel ürünler; hem mevsiminde hem de mutfakta işlenerek yıl boyu da kullanılıyor.
Çok zengin bir bölgede olmanın en büyük şansları olduğunu vurgulayan Zeynep Arca Şallıel, çok dinamik bir menüleri olduğunu, mevsimsel olarak değiştiği gibi, o hafta gelen özel bir malzemeye bağlı olarak günlük de yapıldığını anlatıyor.
Yıl boyu etkinlik
Arcadia Bağları’nda yıl boyu müziği, mitolojiyi, eğlenceyi gastronomi ile harmanlayan farklı etkinlikler sunuluyor. Ayda bir kez düzenlenen ‘Jazz and Tapas’ gecelerinde, ülkemizin değerli caz müzisyenlerinin konserlerini, Bakucha mutfağının hazırladığı özel tapas menüsü eşliğinde dinleyebiliyorsunuz.
Misafirlerden gelen talep üzerine iki ayda bir tekrarlanan, katılımcılara şarap ve yemek uyumunun temel prensiplerini deneyimleyerek öğrenme fırsatı sunan ‘Lezzet Uyumu’ atölyeleri; senede üç kez mutfağa davet edilen konuk şefler, hava izin verdiği sürece yapılan Hıdrellez ve eylül- ekim aylarında düzenlenen bağbozumu şenlikleri ile Arcadia Bağları, özgün ve eğlenceli lezzet deneyimlerini çeşitlendiriyor.
Çevre
Dileyen misafirler için çevrede keşfedilecek birçok güzellik de var. Otelde uzun süre konaklamayı seçen misafirler; her biri yaklaşık birer saat mesafede bulunan, Istranca dağları, Longoz ormanları, Dupnisa Mağarası, Demirköy, yavaş şehir Vize ve kadim Osmanlı kenti Edirne’yi ziyaret edebiliyor.