25 Aralık 2025, Perşembe

Taksim9: İki manzara arasında bir İstanbul hikayesi

Taksim9: İki manzara arasında bir İstanbul hikayesi
Bir yanında Boğaz, diğer yanında Taksim… Taksim9, üç yıldır lezzet, manzara ve fiyat dengesini aynı masada buluşturuyor. İstanbul mutfağından ilham alan soğuk ve sıcak paylaşım tabaklarıyla kısa sürede bir müdavim mekanına dönüşen adres, Taksim’in vazgeçilmez buluşma noktalarından biri olmaya devam ediyor.

Özlem Kapar

Taksim kalabalığı ile meşhurdur. Kalabalık akşama doğru daha da artar, sabahın ilk ışıklarına kadar sürer... İşte o kalabalığa ev sahipliği yapan birbirinden renkli yeme-içme ve eğlence mekanları İstanbul'un çok renkli yüzünün yansımasıdır. Ve tabii ki Taksim, aynı zamanda gastronominin de en renkli noktalarından önde gelendir. Geleneksel lezzetlerimizden dünya mutfağına kadar pek çok özel mekanın konumlandığı Taksim, çok eskiden beri 'müdavim' mekanlarıyla anılır. İşte Taksim9 da bunlardan biri olmak üzere yola çıkmış ve bunu başarmış bir mekan.

Bir yanda Boğaz manzarası, diğer yanda İstiklal Caddesi

Taksim Meydanı'na tepeden bakan Taksim9'un bir yanında panoramik Boğaz manzarası, diğer tarafında da kadim kentin anıtsal mimari örneklerinin yanı sıra İstiklal Caddesi'nin ışıklarını görüyorsunuz.

Sıraselviler Caddesi'nin hemen girişindeki Square Otel'in terasında yer alan Taksim9 Lokanta&Bar, ismini Taksim'in çekiciliği ve 9.kattaki manzarasından alıyor. 'İstanbul mutfağı'nın önde gelen lezzetlerinin sunulduğu mekanda ülkemizin dört bir yanından geleneksel yemekler de servis ediliyor. Batı'dan doğuya, Hatay'dan Trakya'ya uzanan lezzet yelpazesinin seçkin örneklerini Şebnem Şef'in yorumuyla tadabiliyorsunuz.

Mezeleri ve paylaşım tabaklarıyla öne çıkan Taksim9'un işletmecisi Ümit Bektaş, Beyoğlu'nda büyüyen bir neslin temsilcisi. Bektaş'ın gazetecilik geçmişinden kaynaklı geniş bir mekan kültürü var. "Çocukluğumdan beri Beyoğlu'ndaki bütün mekanlara girer çıkarım" diyen Bektaş, Taksim9'u da bu birikiminin bir yansıması olarak kurgulamış.

İyi yemek, iyi servis ve uygun fiyat

Son yıllarda Taksim'deki mekan dağılımında 'salaş' olanların sayısının gün geçtikçe azalmasından yola çıkan Bektaş, orta gelirliye hitap eden ama aynı zamanda iyi yemek ve iyi hizmetin sunulduğu, sade ve özel bir mekan ihtiyacına karşılık vermek istediklerini anlatıyor. Taksim9'u lezzet, mekan ve fiyat dengesinde iddialı olarak konumlandırdıklarını ifade eden Bektaş, bunu başarmanın memnuniyetini yaşıyor.

Müdavim mekanı

Taksim9'un kendisi gibi Boğaz manzaralı pek çok mekanın fiyatlarıyla karşılaştırıldığında önemli bir farkın göze çarpacağını iddia eden Bektaş, yanı sıra iyi yemek ve iyi servis olunca tercih nedeni olduğunu dile getiriyor. Taksim9'un misafir profilinde gazeteci, mühendis, doktor, vb. gibi her türden meslek çalışanları yer alırken, çoğunlukla beyaz yakalı olarak nitelen kesime hitap ediyor.

Bektaş, "Kısa sürede bir müdavim mekanına dönüştük" diye konuşuyor. Beyoğlu'ndaki müdavim mekanlarının teker teker kapanmaya başladığı bir dönemde böylesi yeni bir mekanın bunu başarması da takdire şayan. İşletmeci Ümit Bektaş'ın anlatımına göre Taksim9'a gelen bir kişi, ikinci gelişinde mutlaka yanında birisini daha getiriyor. Yani mekanın popülerliği en etkili iletişim yöntemi olan 'kulaktan kulağa' şeklinde kendiliğinden gelişiyor.

İstanbul mutfağı

Mutfak Şefi Şebnem Genç, üç kuşak İstanbullu olarak bir İstanbul mutfağı aşığı ve bunu menüsünün her detayına gayet güçlü yansıtıyor. Genç, "Yemeklerimi aslına sadık kalarak yapıyorum" diyor. Malzemelerini de ya üreticisinden ya da geleneksel ürünler satan bölgedeki esnaftan temin ediyor.

Menüde İstanbul'un çok kültürlüğüne gönderme yapan Şebnem Şef, kentin köklü geçmişinin temsilcileri Rum ve Ermeni lezzetlerini Ege ve Doğu ile harmanlıyor. "Büyüklerimden gördüğüm geleneksel reçeteleri kullanıyorum" diyen Şebnem Şef, örneğin Çerkez tavuğunu tadanlardan aldığı yorumlarda bunu başardığını görmenin mutluluğunun onu mutfakta daha da motive ettiğini söylüyor.

Kültürler mozaiği

Taksim9'un mutfağının da bir kültürler mozaiği olduğunu anlatan Şebnem Şef, ekip arkadaşlarıyla yaptıkları reçete tartışmalarıyla harika sonuçlar elde ettiklerini aktarıyor. Şebnem Şef, "Burayı bir işletme olarak değil, aile mutfağı olarak görüyoruz. Kendimizin sevdiği yemekleri, aile tariflerimizle müşterilerimize sunuyoruz. En sevdiğimiz sofraları kuruyoruz" ifadelerini kullanıyor.

Soğuk paylaşım tabakları olan mezelerinde yok yok... Bektaşi mezesi, Hatay usulü humus, çerkez tavuğu, ballı hardal soslu karidesli avokado, kaya koruğu, atom, sürk ezmesi, köz patlıcan, köpoğlu, sinkonta, rakılı fava, mütebbel, lakerda, kuru cacık, deniz börülcesi, bahar salata, 9 numara salata, asma yaprağında enginar, pilaki...

Sıcak paylaşım tabaklarında da; peynir dolgulu kabak çiçeği lokmaları, karides güveç, arnavut ciğeri, içli köfte, 9 numara köfte, sıcak pilaki, ızgara istiridye mantarı, kabak mücveri, etli yaprak sarma, falafel, Mersin usülü patates, Girit böreği, dinamit enginar, kadayıfa sarılı keçi peyniri, fellah köfte, kuzu pirzola, kuzu kol tandır yer alıyor.

Bektaşi mezesi

Şebnem Şef'e özel mezeler arasında Bektaşi Mezesi çok seviliyor. Ezine peynirinin siyah üzümle karışımda, rezene ve zeytinyağı var. Bir kere deneyen vazgeçmiyor. Başka bir mekanda bu tarifi bulmak mümkün değil! Çerkez tavuğu da aslına uygun bol tavuk parçalarıyla göz dolduruyor. Klasik bir meze olan humus da Şebnem Şef'in elinden bir başka lezzetli olarak önünüze geliyor. Ekşili maydanozlu Mersin usülü patates de bahsedilmesi gerekenlerden.

Dinamit enginar ve kadayıfa sarılı keçi peyniri

Sıcaklarda da özellikle dinamit enginar, eşi az bulunur lezzette; acılı ve kızartılmış enginar damaklarda güçlü bir iz bırakıyor. Kadayıfa sarılı keçi peyniri de özel değinilmesi gerekenlerden; kadayıfın çıtırlığı ve keçi peynirinin eriyen tadı harika! Arnavut ciğeri, içli köfte, etli yaprak sarmasında da çok iyiler... Köfteleri de diğer mekanlardan farklı, çok ince bir yufka tabakasına sarılıyor.

Tatlılarda bal kabaklı hurma tatlısı sevilenler arasında. Şebnem Şef'e özgü reçetesi var.

Yorum Yaz

captcha