İstanbul Okan Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü, küresel bir sorun olan gıda atığıyla mücadele için öncü bir projeyi hayata geçirdi. Uygulama derslerinde oluşan gıda atıkları, katma değeri yüksek yeni tabaklara dönüştürülüyor; geri kalan organik atıklar ise toprağı zenginleştiren komposta çevriliyor.
İstanbul Okan Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü, mutfak atıklarının yalnızca bir çevre sorunu değil, aynı zamanda geleceğin değerli ham maddesi olabileceğini kanıtlıyor. Bölüm, uygulama derslerinden çıkan sebze-meyve kabukları, kahve telvesi ve yumurta kabukları gibi organik atıkları kontrollü bir süreçle komposta dönüştürerek kampüs içi yeşil alanlarda kullanıyor. Böylece hem çevresel etkiyi azaltmayı hem de öğrencilere sürdürülebilir mutfak kültürünü bizzat deneyimletmeyi amaçlıyor.
Gıda Atığı Krizi ve Çevresel Yük
Bölüm Başkanı Doç. Dr. İlkay Gök, gıda atıklarının küresel ve ulusal ölçekte yarattığı ciddi sonuçlara dikkat çekiyor. FAO verilerine göre küresel gıda kaybı ve israfı, sera gazı emisyonlarının yaklaşık %8-10’una karşılık geliyor. Dr. Gök, özellikle çöplüklere giden organik atıkların oksijensiz ortamda hızla çürüyerek karbondioksite göre 28 kat daha güçlü olan metan gazı saldığını belirtiyor. Gıda atıklarının azaltılması, karbon ayak izinin düşürülmesi açısından stratejik öneme sahip.
Kompost: Negatif Hikâyeyi Tersine Çeviren Çözüm
Doç. Dr. Gök'e göre, kompost süreci bu döngüyü tersine çeviriyor: Atıklar toprağın besinine dönüşürken, metan oluşumu engelleniyor ve toprağın karbon tutma kapasitesi yükseltiliyor. Üniversite, gastronomi mutfaklarında oluşan atıkları kompost kabinlerinde toplayıp uygun dengede toprakla buluşturarak bu süreci uygulamalı olarak hayata geçiriyor.
Eğitimde Yeni Bir Kültür: Tarladan Sofraya Sorumluluk
Dr. Gök, "Kompostu, teorik bir kavram olmaktan çıkarıp, mutfak kültürünün doğal bir parçası haline getirmek istiyoruz," diyor. Öğrenciler, "Gıda ve Gastronomide Sürdürülebilirlik" dersleri kapsamında atık ayrıştırmadan kompost dönüşümüne kadar tüm adımları sahada takip ediyor. Bu yaklaşım, sadece çevresel bir kazanç değil; aynı zamanda maliyet verimliliğini ve sektörün itibarını artıran etik bir sorumluluk olarak görülüyor.
Bu sürdürülebilir kampüs çalışmaları kapsamında, Gastronomi Bölümü öğrencileri "Tarladan Sofraya Tarım Uygulamaları" dersinde Tuzla Kampüsü’ndeki gastronomi tarlasına meyve-sebze ekiyor. Organik tarım, toprak özellikleri ve yetiştiricilik konularını öğrenen öğrenciler, hasat ettikleri ürünlerle yemek hazırlayarak, tarımın önemini uygulamalı olarak deneyimliyor.