Gürcü mutfağının güçlü lezzetlerini modern sunumlarla birleştiren Shvili Georgian Bistro, Tigrus Restaurant Holding’in ilk Türkiye yatırımı olarak Kadıköy Terminal’de hizmet veriyor. Gürcistan’dan gelen tarifler, özel malzemeler ve şef Lika Mardaleishvili’nin çocukluk hatıralarıyla şekillenen bu sofralar, misafirlerine otantik bir sofranın yanı sıra kültür ve paylaşım deneyimi sunuyor.
Özlem Kapar | ozlem.kapar@rafinemedya.com
Tigrus Restaurant Holding’in deneyimi ve vizyonuyla hayata geçirilen Shvili Georgian Bistro, Gürcü mutfağını Türkiye’de özgün ve zengin bir deneyim olarak sunmayı hedefliyor.
İstanbul’un yeni gastronomi merkezi Terminal Kadıköy’de kapılarını açan mekanın Genel Müdürü Ferruh Gürdöl, bu dünya markasının ülkemize yönelik stratejik bakışını ve açılış hikayesini şöyle özetliyor: “Türkiye, sahip olduğu yüksek ekonomik potansiyel, genç ve dinamik nüfusu, yeniliklere açık yapısı ve dışarıda yemek kültürünün giderek yaygınlaşması nedeniyle bizim için stratejik bir hedef oldu. Tigrus Restaurant Holding olarak büyüme planlarımızı uzun yıllar süren analiz ve kriterlere göre şekillendirdik. Türkiye, bu kriterlerin tam ortasında yer alıyordu. Özellikle İstanbul, gastronomi alanında hızla gelişen ve farklı kültürlerin buluştuğu bir merkez.”
Öte yandan konum olarak ilk şube için Terminal Kadıköy’ün seçilmesi Gürdöl’e göre sadece bir mekan tercihi değil, tarihsel ve coğrafi bir strateji. Gürdöl, “Dünyanın en büyük medeniyetleri su yolları ve ticaret güzergahlarında kurulmuştur. İşte Terminal Kadıköy de tam böyle bir kavşak noktası. Bu yüzden burası İstanbul’un yeni gastronomi ve eğlence merkezi olmaya aday” diyor.
Gürcü mutfağının özgünlüğü
Shvili Georgian Bistro’nun mutfağı, Gürcü geleneksel tatlarını Türk misafirlerinin damak tadına yakın bir şekilde sunuyor. Gürdöl bu konuda şöyle diyor: “Gürcü mutfağı, Türk mutfağına hem lezzet hem de kültürel anlamda çok yakın. Aile sofralarının samimiyetini ve paylaşım ruhunu yansıtıyor. Biz de menümüzde bu ruhu en iyi şekilde yaşatmaya çalışıyoruz. Örneğin, XXL Khachapuri ve Mama Khinkali gibi ikonik tatlarımız, misafirlerimizin ailelerini bir araya getiren, paylaşımı teşvik eden ve unutulmaz anlar yaşatan yemekler.”
Shvili’nin menüsünde yer alan güveç yemekleri ise hem sunumları hem de derin lezzetleriyle fark yaratıyor. Gürdöl, “Güveçte pişen yemeklerimiz, hem görsel şölen sunuyor hem de tadıyla misafirlerimizi büyülüyor. Gürcü mutfağının geleneksel yumuşak ve aromalı pişirme teknikleri burada kendini gösteriyor” diye konuşuyor.
Gürcü mutfağı ile Türk mutfağı arasındaki benzerlikler de menünün önemini artırıyor. Gürdöl, şunları ifade ediyor: “Khachapuri bizim pidemize, Khinkali hingalımıza çok yakın. Lula kebabı bizim kıymalı kebabımıza, Shashlik ise şiş kebaplarımıza neredeyse birebir benziyor. Bu yüzden misafirlerimiz Gürcü mutfağını yeni ama bir o kadar tanıdık lezzetler olarak deneyimliyor.”
Malzeme tedariki ve otantiklik
Mekanın başarısında kullanılan malzemelerin kalitesi ve tedarik sürecinin önemi büyük. Ferruh Gürdöl, şöyle anlatıyor: “Yemeklerimizin ruhunu korumak için sadece yerel değil, Gürcistan’dan özel malzemeler de getiriyoruz. Tkemali ve adjika gibi soslarımız, Gürcistan’ın en iyi meyve ve biberlerinden yapılıyor ve biz bunları taze olarak restoranımıza ulaştırıyoruz. Ayrıca Gürcü baharatları ve Svan tuzu gibi özel karışımlarımız yemeklerin karakterini tamamlıyor. Bu malzemelerin her biri, misafirlerimize Gürcistan’ın gerçek tatlarını yaşatmamızı sağlıyor.”
Bu tedarik zinciri hem lezzetin hem de kültürel bağın canlı kalmasını garantiliyor. Gürdöl, “Yerel ürünlerle birlikte bu otantik malzemeleri harmanlayarak, Shvili’de her yemek Gürcistan’dan bir parça taşıyor” diye ekliyor.
Şef Lika Mardaleişvili
Shvili Georgian Bistro’nun başında Gürcü mutfağının önemli isimlerinden biri olan Head Chef Lika Mardaleişvili bulunuyor. Gürcistan’ın Kutaisi kentinde doğan Lika Şef, çocukluğundan beri Gürcü mutfağına duyduğu sevgi ve büyükannesinden öğrendiği tariflerle yetişmiş.
“Mutfağımın temeli, ailemin bize aktardığı geleneksel tarifler ve Gürcistan’ın eşsiz doğasından gelen malzemeler” diyor Lika Şef. Moskova’da başlayan profesyonel yolculuğunun ardından Tigrus şirketiyle Shvili’de çalışmaya başlayan Lika Mardaleişvili, “Gürcü mutfağı sadece yemek değil, nesiller arasında bir köprü. Amacımız, bu kültürü hem koruyup hem de yaşatmaktır” ifadelerini kullanıyor.
Lika Şef’in mutfak felsefesi, malzeme kalitesi ve geleneksel tekniklere dayanıyor: “Gürcü mutfağının en önemli unsuru taze sebzeler, peynirler ve baharatlar. Adjikadan safrana, her baharatın kendine özgü karakteri var. Ayrıca uzun ve yavaş pişirme teknikleri sayesinde yemeklerin aroması ve dokusu benzersiz oluyor.”
Menüye yaklaşım ve özel lezzetler
Lika Şef, menü oluştururken hem klasik Gürcü yemeklerine bağlı kaldıklarını hem de farklı ülkelerdeki misafirlerin damak tadına uyacak düzenlemeler yaptıklarını anlatıyor: “Menümüz, Gürcü mutfağının ruhunu korurken, modern ve rahat bir deneyim sunuyor. Özellikle hinkali, büyükannemin tarifine sadık kalınarak hazırlanıyor.”
Ajapsandali gibi sebze güveçleri ise tazeliği ve doğallığı ön planda tutuyor. Lika Şef, “Sebzeler mevsiminde ve taze olmalı ki tatlılıkları ve hafiflikleri korunabilsin. Hafif modern dokunuşlar da yapıyoruz, özellikle vejetaryen misafirlerimizi düşünerek” diyor.
Türkiye gastronomisine katkı
Müdür Ferruh Gürdöl, Shvili Georgian Bistro’nun Türkiye’deki büyüme planlarından da bahsediyor: “Elbette yeni şubeler açacağız. Türkiye pazarı çok geniş ve dinamik. Planlarımız uzun vadeli ve sağlam temellere dayanıyor. Her yeni adımda, markamızın değerlerini koruyarak, Gürcü mutfağını ülkemizin farklı bölgelerine taşımayı hedefliyoruz.”
Gürdöl ayrıca, “Gürcistan ve Türkiye mutfakları birbirine çok yakın. Bu avantajla, Türk misafirlerin damak tadına hitap eden, ama aynı zamanda Gürcü mutfağının özgünlüğünü kaybetmeyen bir restoran konsepti sunuyoruz. Amacımız sadece yemek değil, aynı zamanda Gürcü misafirperverliğinin sıcaklığını ve kültürünü de Türkiye’ye taşımak” diye ekliyor.
www.shvili.tr